Prof. Dr. Osman Müftüoğlu ve Hacamat

Binlerce yıllık birikime sahip bir hazine olan Geleneksel Tıp, günümüz tıpçıları tarafından yeniden keşfedilmeye çalışılıyor. Bu çaba bazen modern tıbbın hastalık ve tedavi anlayışına hapsedilip kısırlaşsa da bazı kabiliyetli doktorlar Geleneksel Tıp anlayışının tamamına hakim olabiliyor. Ancak ne yazık ki ülkemizde böyle hekimlerin sayısı oldukça az.

Hürriyet gazetesi yazarlarından Prof. Dr. Osman Müftüoğlu 15 Nisan 2013 tarihli yazısında  yeni bir tıp yaklaşımın gerekliliğinden bahsediyor. Prof. Dr. Müftüoğlu, ülkemizde yıllardır İntegratif Tıbbın savunucularından. Kendisi, Geleneksel Tıp ile Modern Tıbbın ortak kullanılmasını tercih eden doktorlardan. Bu konuda doğruyu arayış çabasının devam ettiğini söylemek mümkün. Kendisinin bu çabasını takdirle karşılıyoruz.

Prof. Dr. Müftüoğlu aynı yazısında bazı Geleneksel Tıp uygulamalarından bahsederken ‘Hacamat’a da yer vermiş. Ancak hemen arkasından bir parantez açıp ünlem işaretini eklemeyi ihmal etmemiş. Bu küçümsemesiyle Müftüoğu’nun Hacamat hakkında yeteri kadar bilgi edinemediğini anlıyoruz. Hem binlerce yıllık bilgi birikimine sahip Geleneksel Tıbbın gerekliliğinden bahsedip hem de bu tıbbın çok önemli bir tedavi yöntemini küçümsemek büyük bir çelişkidir.

Son iki yıldır NHI İstanbul Doğal Sağlık Enstitüsü tarafından düzenlenen  Uluslararası Kupa Terapisi Sempozyumu’nda Hacamat bilimsel bir zeminde konuşuluyor. NHI İstanbul Doğal Sağlık Enstitüsü, bu bilimsel toplantıda, hakkında yasal düzenlemenin henüz tamamlanmadığı bir ülkede dünyanın konuyla ilgili tüm sağlık çalışanlarını bir araya getirmeyi başarıyor. Bu organizasyon ile daha önce bir araya gelmemiş olan uzmanlar ilk defa bilimsel bir zeminde konuyu tartışma imkanı buldu. Prof. Dr. Müftüoğlu’nun ülkemizde yapılan böyle bir organizasyondan haberdar olmaması üzücüdür. Dileriz Prof. Dr. Müftüoğlu ve konu hakkında henüz bilgi sahibi olmayan diğer sağlıkçılar Uluslararası Kupa Terapisi Sempozyumu 2013’ü ilgilyle takip ederler.

Geleneksel Tıbbın modern tıp doktorları tarafından Tamamlayıcı Tıp olarak kullanılabilmesi için Geleneksel Tıbbın kendi başına çalışabilecek kurumsal bir yapısının olması gerekmektedir. Türkiye için büyük bir fırsat olan bu yapı, Modern Tıbbın eksiklerini tamamlamasına, tedavi seçeneklerinin çoğalmasına, tüm sağlık harcamalarının düşmesine ve hastanelerden daha az zarar görmüş hastaların taburcu edilebilmesine imkan tanıyacaktır.